"Sonu Hüsranlı Hayaller Kuralım"
06.05.2013   "...Sen İstanbul’un köprüsüne bordo mavi bayrak as ben Galata kulesinden meşale yakayım, hadi sen kupayla poz ver ben fotoğrafınızı çekeyim, gülümse biraz hadi..." Emirhan Makul yazdı... 
Sonu hüsranlı hayaller kuralım, zor gibi görünüyor ama daha
az üzücü emin ol, hadi. Anla artık yık viran eyle tüm düşündüklerini, ipi
hislerine ver sürükle kendini. Ne kadar uğraşırsan uğraş yok iyinin, doğrunun,
temizin mutlu sonu, hep hüsran hep acı, hayallerini öldürmediler mi zaten, sen de
ölmeyecek misin, ya pes et ve git, ya da pes etmeyerek öl, sonunu görme, yok
sonu çünkü, sen kaderini gören ilk insansın, mutsuz olmak için geldin, herkesin
bir kaderi var sana biçilen kumaşta bu, giyin ihtirasın elbisesini devam et,
kaçma, gitme kaybettikçe daha çok seveceksin.
İlk hayal kurduğun anı düşün, sen kurdun o hayalleri bir başkası değil, yine
yaparsın, sorma sonunu söyledim işte yok sonu, doğarken sordun mu sonum ne
olacak diye, yaşarken biliyor musun nereye varacağım diye, bunda da sorma be,
gel hayaller kuralım, üzülelim, bizim zaferimiz hayallerimizin çalınmasına
karşı hayal kurmak, bizim mutluluğumuz umutlarımız tükendikçe yeni umutlar
edinmek.
Gel arada üzül, hep mutlu olacak değilsin, bir tek mutsuzluğun olsun hayatında,
o da Trabzonspor olsun, kabullen artık sonu hep acı ile biten bu sevdanın
hükmüne, bırak bedenini. Direndikçe tükeniyorsun, hayat sen tükenince bir işe
yaramıyor, tüm acıların üzerine bir hayal daha kur. Gel, hadi gel mesela asla
şampiyon olamayacağını bile bile şampiyon olmayı hayal edelim, asla sokaklara
dökülemeyeceğimizi bile bile cadde cadde gezelim, hadi gel o kupa asla
gelmeyecek de olsa kaldıralım göğe, gök kabul eder hem hayalleri, kimseye
söylemez, korkma hayal et, sonu yok bu işin, hadi hayal et, ufacık çocukların
bordo mavi formaları ile sokaklarda “şampiyon” diye bağırarak gezemeyeceğini
bile bile al onları omzunda gezdirmeyi. Ne olur tepki verme, şaşırma bana hadi
gel, şu kupayı Kazım abiye götüremeyeceğimizi sen de biliyorsun ama çıkalım şu
Artvin’in tepesine. Sen kendini asamasın Mehmet Dalman gibi, as şu hıncını
artık hayal kurmalısın, umutlar edinmelisin, Mehmet’in dediği doğru bunu sen de
biliyorsun dünyaya bir daha gelsen yine bu sevdanın peşinden koşarsın ve
hayallerinin ölümünden Trabzonspor sorumlu değildir, Mehmet’in ölümünden de
değildi, hadi dinle Mehmet’i. Yoksa korkuyor musun hayallerinin heyecanı ile
bir gün çok sevdiğin eşinin gözlerinin içine son kez bakarak “hayallerim yine
olmadı” diyerek ölmekten, korkma bu da yazılıysa kaderinde olacak, asla kaçamayacaksın,
zorlama artık, Mustafa amca hiç korkmadı, yoksa hayallerinin peşinden koşarken
cansız bedenin asfalt üzerine serilir diye mi tedirginsin, toprak sıcaktır uzun
süre üşümeyeceksin topla cesaretini gel yola çıkalım.
Evet bağır, daha çok bağır, at içindeki nefreti, öfkeyi atabileceğine
inanıyorsan eğer, atamayacaksın, hayalleri örselenen bir insanın öfkesi ölene
dek geçmez, uğraşma ne olur, çırpınma artık olan oldu, gör kaderinin sonunu biz
mağlup doğduk, mağlup öleceğiz ama hayal kuralım ne olur, sana yalvarırım,
kaybedecek hiçbir şeyimiz yok, en fazla üzüleceğiz ki onun ustası olmadık mı?
Haydi üstat, uzanalım sırt üzeri mavi bulutlara bakarak, bordo hayaller
kuralım, sen İstanbul’un köprüsüne bordo mavi bayrak as ben Galata kulesinden
meşale yakayım, hadi sen kupayla poz ver ben fotoğrafınızı çekeyim, gülümse biraz
hadi, bu hayalin sonunda ikimiz de üzüleceğiz, gülümse çekiyorum. Sen de çek
kendini üzüntülerinden, zafere erişenler üzülmezler, biz eriştik zaferlerin en
heybetlisine, baksana yine bir başkaları sokaklarda bir şeyleri kutluyorlar,
neyi kutladıklarını söyleyeyim şampiyonluk, hiç uzanma yatağına duymamak için
sesleri, uyuyamayacaksın ikimiz de biliyoruz, çık şu yataktan, aç pencereyi ses
içine işlesin, gör bak, senin kaderine böyle bir sevinç yazılmamış, istersen
ağla, istersen üzerlerine saldır, hiçbir şey değişmeyecek, hepsini yok etsen
bile sana o sevinç asla nasip olmayacak, hadi şimdi gir içeri, bu gece de hayal
kurabilirsen zafer senindir, zor da değil kurarsın sen, istemesen de kuracaksın,
kendini onların yerine koyacaksın, defalarca olduğu gibi “biz olsaydık ne
yapardım” sorusuna saatlerce hayaller yaratacaksın, işte sen busun, bir acı
kahramanı.
Sen bir kahramansın, üzülme yalvarırım, çırpındıkça kahroluyorum, kabullen,
yaslan arkana, sert bak, bağır, çağır, söv ama çırpınma ne olur bak hem herkes
mutlu olacak değil ya biz de mutsuz oluruz dert etme, unutma senin yenilgin
çoğu zaferlerden daha kutsaldır, hadi gel sonu hüsranlı bir hayal daha kuralım…
Emirhan Makul
Etiketler: