“Bu görevin değerini çok iyi biliyorum. Başarırsak bir milat olur. Benim bağcıyla işim olmaz. Amacım üzüm yemek, o nedenle de işim toprakla”
“1461 Trabzon’un ruhu etkiledi herkesi. O ruha aç insanlara sahibiz. Trabzonspor’da da bu ruhu görecek herkes ve inanıyorum ki destek büyüyecek”
“Benim isteğim 6 ay. Bu süre içinde başaramazsam kimsenin beni görevden almasını da beklemem. Kendim teslim ederim, olmadı demesini bilirim”
Belki Trabzon değil ama Türk futbol kamuoyunun önemli bir bölümü onu 1461 Trabzon’un hocası olarak Fenerbahçe ve Galatasaray zaferleriyle tanıdı. Oyunla biraz daha ilgililer için ise bilinirliliği daha fazlaydı. Özellikle 2009’da ‘küme düşer’ denilen Tavşanlı Linyit’e Play-Off oynatmasının ardından Süper Lig’den bile teklifler aldı. Ancak ‘sıradışı’ karakteri bu dönemde devreye girdi ve 2. Lig’deki Trabzonspor’un pilot takımını çalıştırmaya ‘evet’ dedi. Ama yıldızı yükselmiş, futbol bilgisinin yanına şansı da almıştı. Pilot takımı o sezon 1. Lig’e çıkardı, 1461 Trabzon’da devam kararı aldı. Bu sezon şartlar izin verse Play-Off kesindi, hatta takımın ruh hali bozulmamış olsa direkt Süper Lig bile olabilirdi. Aslında çıktığı her basamak onu ulaşmak istediği asıl hedefe bir adım daha yaklaştırıyordu. Sokaklarda, sohbetlerde adı hep Trabzonspor ile anılıyordu ama ne zaman ve nasıl olacak merak konusuydu. O merakı yeni Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu giderdi. İlk icraatlarından biri Akçay’ı teknik direktörlük koltuğuna oturtmak oldu. Anketler de sokaklar da tam destek verdi bu hamleye. Trabzonspor’un hocası olmanın getirdiği avantajla artık daha fazla sesini duyacağız, açacağı farklı pencerelerden bambaşka manzaralara bakacağız. FANATİK, Trabzonspor’un çiçeği burnunda teknik direktörü Mustafa Reşit Akçay’ın ilk röportajını sunar...
‘Yarım sezon istiyorum’
“Trabzonspor’un hocası olmak için ne kadar çalışmış olmak, kaç yaşında olmak gerekir bilmiyorum. Kimin için erken ya da geçtir onunla da ilgilenmiyorum. Ancak şunu söylemek isterim ki Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’nun bize sunduğu bu fırsatı hem onu hem de Trabzonspor camiasını mahcup etmemek için en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Evet, kaotik bir yapı var. Geçen sezon çok kötü geçti. Fakat biz artık bunları konuşmak değil, çözmek zorundayız. Yarım sezon sabır istiyorum. Öyle yıllar istemek pek doğru değil bence. Çünkü bir teknik adam üstelik kendi topraklarında ve benim gibi kendi evinde yapacakları neyse yarım sezonda bunun ipuçlarını verir. Hatta çok büyük bir aksilik olmazsa ideallerimiz, beklentimiz daha erken bile sahaya yansır. Yapamazsam kimsenin beni görevden almasını, daha fazlasını beklemem. O zaman gider kendi boynumu kendim teslim ederim...”
‘Bana kalsa sıfır yabancı’
“Yabancı oyuncu işinin çok ayağı var. Bana kalsa Trabzonspor’da hiç yabancı olmasın. Ama bu mümkün değil. Sayıda bir aşırılık olmuş çeşitli sebeplerden. Şimdi bizim yapmamız gereken en üst seviyede kimden nasıl yararlanabileceğimizi bulmak. Yeni bir kimya oluşturursak bu sıçramanın sadece Türk oyuncular içinde değil yabancılar arasında da olacağını tahmin ediyorum. Atalım değil, tutalım mantığıyla Trabzonspor’a ne katabiliyorsak, neyin artısını çoğaltabiliyorsak onu yapacağız. Yabancı dediğin oyuncu yabancı olmalı her şeyiyle. Bizim yabancı olduğumuz, bilmediğimiz bir şeyler katmalı. Sadece adı farklı yazılıyor, okunuyor diye yabancı futbolcu olmamalı. Fakat bu gemi dünyada da kaçtı.”
Kütüphane geliyor!
1461 Trabzon’da çalışırken kulübe kütüphane kurduran Akçay, aynı girişimi Trabzonspor’a da taşıyacak. Akçay, kişisel gelişim için oyuncularına bu tip örnekler vermekte kararlı.
Futbol zengini değil
Mustafa Akçay, futboldan kazandığını futbol birikimine harcayanlardan. Şu ana kadar büyük bir yatırımı yok. Hatta ilk evini yeni aldığını öğrendik.
‘Gençlere çok güveniyorum’
“Şöyle kağıda yazınca çok kötü bir kadromuz yok. Ama potansiyellerinin çok uzağında isimler var. Bu potansiyeli kullanmak zorundayız. Çok transfer yapmak mümkün görünmüyor şu an. Tabi ki ihtiyaçlarımızı gidereceğiz. Gidecek oyuncularımız da olabilir. Bunun kararını yönetimimiz, sportif direktörümüz ile birlikte vereceğiz. Gitmek isteyenler olursa, şartlar uygunsa değerlendiririz. Tabi ki en büyük şansımız 1461 Trabzon. Çok yetenekli, önü açık, yeteneğini geliştirmeye müsait oyuncular var. Bu futbolcuları ve aslında geleceğimizi kazanmak adına onlara güveneceğiz. İsim vermek istemiyorum, yanlış sonuçlar doğurabilir, beklentiler artar, strese girer ama birkaç oyuncu var ki aklımda, Trabzonspor için gerçekten hazır durumda. Her sezon bu katkıyı sağlamak sadece ekonomik olarak değil, ruh olarak da bambaşka bir hava getirir. Çünkü Trabzonspor’u dert edinmiş insanlarla, o ruhla başarabiliriz istediğimiz her şeyi...”
‘Hep sokaklarda olacağım’
“Trabzonspor farklı bir kulüp. Meraklı, heyecanlı, tepkili insanları var. Ben hep sokaklarda olacağım. İnsanlarla iletişimde olacağım. Kazansak da kaybetsek de. Bu insanların duygusu, heyecanını hissetmeniz lazım. Bu şehrin sokaklarından kaçmak doğru olmaz. Gerçeklerden, kendi gerçekliğinizden kaçmak olur...”
Serhat Demirtaş