Peki kimdi bu Aziz..? Sanırım "mağdur" edilmişti.. Haksızlığa, dolandırıcılığa ya da sahtekarlığa maruz bırakılmış bir insan olmalıydı..
Fenerbahçe'nin düzenlemiş olduğu 'Adalet yürüyüşünde' Hükümeti hedef alan sloganları işitmiştik doğal olarak bizlerde Aziz Yıldırım'ın haksız ithamlara maruz bırakıldığını ve tüm Türk Siyaset'inin üzerine oynadığı bir insan olarak düşündük.. Çünkü bu insanları bir araya ne toplayacaktı ki başka türlü ?
Sorduk.. Aziz Yıldırım'a neden sahip çıkılıyor nasıl bir haksızlığa uğradığını öğrenmek için...
Öğrendik ki Aziz Yıldırım ŞİKE bahanesi ileSiyasi bir operasyona kurban gitmiş.. Fenerbahçeli olan olmayan herkesin dilinde bu dolaşıyor.. Aziz Yıldırım'ın içeriye girmesine maçları manipüle etmesi sebep olmuş.. Peki Türkiye Cumhuriyet'i yasalarında maçları manipüle edenlerin ceza alacağı yazıyor mu? Evet yazıyor...
Peki maçların sonucunu saha dışı faaliyetler ile etkilemeye çalışan Spor Yöneticileri ya da futbol ile doğrudan bağlantısı olan kişiler için verilecek ceza neye göre belirleniyor bunu TBMM birlikte mi belirliyor?.. Yoksa Aziz Yıldırım'ı içeriye atmak için hususi bir kanun metni mi yazıldı?
Yazının bundan sonrası çok enteresan.. Şike sürecini sadece yandaş medyadan takip eden vatandaşların dudaklarının uçuklayacağı cinsten bir enteresanlık hemde..
Gelin hep birlikte hatırlayalım Fenerbahçe'yeSiyasi operasyon yapan iradeyi..
Aziz Yıldırım'ın Cezaevine gitmesine sebep olan yasanın T.B.M.M.'de kabul edilmesinin altında dönemin Fenerbahçe yöneticisi ,bugün lerdeAziz Yıldırım'ın en yakınında bulunan insanlardan biri ve Şike suçundan ceza almışŞekip Mosturoğlu'nun imzası bulunmakta.. Yasanın yürürlüğe girmesi ile ilgili çalışmalar sürdürülürken Fenerbahçe Spor Kulübü Aziz Yıldırım önderliğinde ki Örgüt ile Şike çalışmaları yapıyordu..
Yasa çıkmış.. Fenerbahçeli tüm yöneticilerçıkan bu yasanın adilliği konusunda hem fikir olup onaylanması yönünde görüş bildirmişlerdi..
Tarih 3 Temmuz'u gösterdiğinde Türkiye Cumhuriyet'inde Futbol'un içerisinde bulunan pisliklerden temizlenmek üzere bir operasyon başlatılmıştı..İçlerinde tuhaf ama komik bir şekilde 6222 Sayılı Yasa'nın yapıcılarından Şekip Mosturoğlu ve bugünlerde haksızlığa uğradığını iddia edip binlerce kişinin önünde arsızca konuşabilen bir insanda vardı... Geçildi tüm bunlar..
Süreç başladı.. Aziz Yıldırım ve diğer örgüt üyeleri ( DİKKAT! Örgüt diyorum çünkü bu İddianame'de yazıyor, hayal ürünü değil )hakkında asgari 50 yıldan başlayan cezalar isteniyordu.. 6222 Sayılı Yasa bunu emrediyordu.. Bugünlerde Siyasi Operasyonnaraları atan insanlara sorduk.. "Bu Yasa madem Aziz Yıldırım için 150 Sene hapis cezası istiyor, Aziz Yıldırım nasıl oluyorda bugün halkın arasında elini kolunu sallayarak konuşma yapabiliyor..?" Siyasi Operasyon'duöyle ya bunun adı.. Siyaset'in nasıl bir parmağı olduğun doğal olarak öğrenmek istedik..
Ve yine çok enteresan bir cevap aldık bu sahte ve satılık kalemlerden.. Şekip Mosturoğlu'nun Yöneticilerin en ağır cezaları almasını istediği 6222 Sayılı Yasa gecenin bir vakti.. Saat 02:00 sularında T.B.M.M. 'inde Siyaset yapan 4 Parti'nin vekilleri tarafından değiştirildi.. Ve Cezalar %300 400 oranın azaltıldı..
Bu Türkiye Cumhuriyet'i tarihinde bir ilkti.. 6222 Sayılı Yasa çıkartıldıktan 3 ay sonra Cezai indirime gitmişti..
Bu cezai indirime sebep olan fakat bugün meydanlarda küfredilen Siyasi Operasyoncu ( AK Parti ) ve yandaş muhalefet ( Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi ) ve BDP vekillerinin çocuklarımız geleceğimiz, neslimiz dediğimiz evlatlarımızın uyuduğu bir vakit olan gece 02:00 sularında değiştirildi... Yanlış okumadınız..
Siyasi Operasyoncular Aziz Yıldırım'ı dışarı çıkartmayı başarmıştı.. Ardı ardına yorumlar geliyordu.. Devlet'in başından yandaş muhalefete , basın ve yayın organlarına kadar herkes Aziz Yıldırım'ın haklılığını tartışıyordu..
Fakat 16. Ağır Ceza Mahkemesi öyle demedi... " Fenerbahçe sanıkların üstün gayreti ile 2010-2011 Sezonunu 82 Puan ile tamamlamıştır.. " dedi ve 600 Sayfalık İddianame temyize gitmek üzere Yargıtay'a Siyasi Operasyon'a maruz bırakılanFenerbahçe Spor Kulübü'nün yöneticileri tarafından yollandı..
Mahkemede hiç bir tapeye itiraz etmeyen ses çıkarmayan Siyasi Operasyon kurbanı Fenerbahçe'li yöneticiler her yerde kimse yargısız infaz yapmasın YARGITAY KARARI beklenmeden Fenerbahçe'yi kimse asmasın dediler..
Bu sırada neler mi oldu ?
Fenerbahçe'nin şike yaptığı.. UEFA yani Türk Futbol'unun her faaliyeti ve düzenlediği organizasyonları bakımından bağlı olduğu kurum tarafından tescillenmişti.. CAS Fenerbahçe'ye 2+1 Men cezası vermişti.. Olay çok komik yerlere geldi..
Çünkü Siyasi Operasyon'a maruz kaldığını söyleyen Fenebahçeli yöneticilerin 'bekleyelim' dediği Yargıtay'da Fenerbahçe'nin şike yaptığını ONAYLAMIŞTI.. Türkiye Cumhuriyet'inde Paralel Yapı diye bir şey çıktı bir anda torbadan.. 11 Yıllık iktidarı süresince Devlet'in hiç bir kademesinde zikredilmeyen bu Paralel Yapı bir anda Fanatik, Fenerbahçeliliği ile nam salmış Başbakan'ındiline dolanmaya başladı.. Çünkü onunda ilgili Bakanları bir nane yemişlerdi.. Tomar tomar paralar dönüyordu Mahkemeler, Savcılar, Emniyet mensupları belkide YETİM HAKKINIortaya çıkartıyordu ama.. Ama işte nafile burası Türkiye.. Burada üstünler Hukuk'u işler..
Olayın esas başlangıcı burası..
Fenerbahçe ile Devlet'in zirvesi artık ortak bir noktada tamamen buluşmuştu.. Başbakan'a teşekkürler düzen Aziz Yıldırım Artık onun ile aynı ağızdan konuşuyor ve bu Operasyonu bize Paralel Yapı gerçekleştirdi diyor yaniSiyasi Operasyon'a Fenerbahçe'nin kurban gittiğini dile getiriyordu.. Fakat bunu dile getirirken.. Aylar süren duruşmalarda BEN ŞİKE YAPMADIM diyemiyor.. Aksine dışarıya çıktıktan sonra bir Kongre'de yapmış olduğu konuşmasında "Şike yaptıysam Fenerbahçe için yaptım" diye bir nevi ağzında ki baklayı dışarı çıkartıyordu..
Siyasi operasyon'u yaptığı söylenen hükümet siyasetçileri, tüm yazarları basın ve yayın organları ile Fenerbahçe'nin ve Aziz Yıldırım'ın yanında saf tutmaya başlamış ve suçluluğu sadece Türk değil Avrupa mahkemelerinden tescillenmiş bir Hırsız'ı savunma yarışına girmişlerdir..
Englishen
Deutschdu
Россиюru
Françaisfr
