"Yine" Dünyaya Rezil Olduk(!)
27.06.2014 Şike ve yeniden yargılamanın iç yüzü yabancı basında yer buldu.
İsviçre basını (www.nzz.ch) yeniden yargılamayı manşetlerine taşıdı.
Türkiye'de futbol ve adalet üzerindeki manipülasyonu açıkça işleyen bir haber yapan NZZ, gerçekleri uluslararası boyutta bir kez daha gözler önüne serdi.
Fazla yoruma gerek bırakmayan haberin Türkçe tercüme edilmiş halini sizlerle paylaşıyoruz:
"
Şampiyonu aramak 
Türk ceza mahkemesi Fenerbahçe'nin 2011 yılında şampiyonluğu satın aldığını söylemişti.
Başbakan Erdoğan'ın müdahelesiyle dava tekrardan görülecek. 
13. Agır ceza mahkemesinin 2010/2011 sezonuyla ilgili verdiği kararı tekrardan görmek istemesi
Türkiye'de büyük tartışmalara neden oldu.
Şubat ayında özel yetkili mahkemelerin Erdoğan'ın hükümeti tarafından kaldırılmasının ardından hüküm giymiş Türk futbolunun baş aktörleri
için verilen yeniden yargılama karari şüphesiz hiçte süpriz olmadı.
Istanbul mahkemesi verilen cezaların geçerli olup infazın yeniden yargılamanın sonuna kadar durdurulacağını
açıkladı. 
  Şampiyonluk satın mı alındı? 
Aralarında Fenerbahçe'nin başkanı Aziz Yıldırım olmak üzere hüküm giymiş diger kişiler kendilerini tekrardan savunabilecek.
Aziz Yıldırım toplam 6 sene ve 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Kendisi suç örgütü kurup ve yönetmekle suçlanıyor.
Mahkeme 2011 yılında Fenerbahce'nin şampiyonluğu satın aldığını delillerle sabit kılmıştı..
UEFA'nın Fenerbahçe'yi Avrupa kupalarından iki sezon men etmesinden sonra Türk yargısı aynı görüşte olduğunu göstermişti.
Kulüp taraftarları her ne kadar son gelişmelerden sonra şampiyon olan takımlarının önümüzdeki sezon UEFA Şampiyonlar Lig'inde
oynayacagını ümit etsede, bu CAS'ın kesinleşen kararını etkilemeyecektir. 
UEFA en son Eskişehirspor ve Sivasspor'u şike yapmaktan dolayı önümüzdeki yıl ki Avrupa Ligi'nden men etmişti.
Şike dosyasının takipçileri yeniden yargılamanın en önemli nedeni ise Aziz Yıldırım'ın tekrardan
hapis yatmasını engellemek olduğunu düşünüyorlar. 
Yeniden yargılamanın gerekçesini Istanbul mahkemesi muallakta bıraktı.
Bu durumun politik bir hamle olduğunu düşünenlerin sayısı bir hayli fazla.
Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım süreç boyunca kendilerinin kurban edilğiğini ve büyük bir komplonun mağduru olduklarını savundular.
Bu durum geçtigimiz sene sonunda önemli hükümet üyelerinin yolsuzluk skandalına karıştıklarının gün yüzüne çıkması
sonucu başbakan Erdoğan'ın da aynı düşünceyi savunması büyük benzerlik taşıyor.
Fenerbahçe'nin yöneticilerinden Mahmut Uslu Ocak ayında başbakan Erdoğan'ın kulübe ve Aziz Yıldırım'a yeniden yargılamanın sözünü verdiğini duyurmuştu. 
Ceza mahkemesinin kararlarını umursamayan Türkiye Futbol Federasyonu "şikenin sahaya yansımadıgını" iddia etmişti.
Hatta şike yaptıkları sabitlenen takımlara verilen düşürme cezasını kendi yönetmeliklerinden alelacele çıkarmıştılar.
Bugüne kadar duran Fenerbahçe'nin 2011 yılına ait şampiyonluk ünvanı hâlâ iptal edilmedi. 
Trabzonspor kendisini savunuyor 
2011 yılında ikinci olan Trabzonspor'un avukatları davanın yeniden görülmemesi için itiraz etmeye hazırlanıyor.
Son olarak Isviçre'de iki avukat bürosuyla çalışan Trabzonspor UEFA ve FIFA'ya da uyguladıkları baskıyı arttırdılar.
Şayet Türkiye Futbol Federasyonu harekete geçmezse UEFA olaya müdahale etmek zorunda kalacaktır.
Geçtiğimiz Mart ayında Kazakistan'da yapılan UEFA toplantısında alınan kararlardan sonra, Trabzonspor avukatları bu ihtimalin çok büyük olduğunu düşünüyorlar.
Türkiye Futbol Federasyonu'nu gösterdiği tutumdan dolayı şikayet eden Trabzonspor, UEFA'yı müdahale etmediği takdirde bir üst merciye şikayet etmekle tehdit ediyor.
Trabzonspor avukatları 17 Temmuz'a kadar UEFA'dan bir karar çıkmasını bekliyorlar.
Etiketler: