Siyasiler
topladı tüm spor adamlarını. Anlatacaklardı açılımı, yapacaklarını.
Dolmabahçe’den içeri almadılar Şenol Güneş’i. Onun omuzlarında Türkiye’yi
futbolda en yükseğe taşımış apoletleri ile Dolmabahçe önünden Deniz Müzesi’ne
yürüyüp taksiye binerken gördük. Burulduk.
Başkan girdi
toplantıya, bırakarak adamını. Sinirlendik.
Trabzonspor
şampiyonluk yarışında. Dönemin başbakanı Trabzonspor’dan aylardır esirgediği
randevuyu “pat” diye veriyor aziz ve Alex’e.
Trabzonsporlular
ayakta. At başı giden yarışta ne yapıyor bunlar?
Cevap
geliyor: Alex’in vatandaşlık işlerini görüştük.
Yemedik.
Ayaklandık. 10 dakika sonra gazımızı almak için haber geldi: randevunuz tamam.
Oy kaygısıyla verilmiş, rüşvetimsi randevuya gitmeyin dedik yönetime.
Gittiler.
Sus paylarını aldılar. Sustular.
Sisteme
entegre, cebi paralı, vizyonu fiyakalı aday varken, gittik cukkasız, siyasi
destek alamamış ama sisteme dik birini seçtik. Sisteme entegrasyonu 10 dakika
sürdü. 10 dakikada kaybetti yolunu. Bir baktık siyasi miting alanlarında arz-ı
endam halinde. Şaşırdık. Kullanıldık.
Sus payı ona
da verildi. Aslan payı değil, sus payı. Seçilmeden önce konuşuyordu, paylandı,
sustu.
Tolga’yı
vermem. Bu kadar! Dedikten 1-2 gün sonra Tolga satıldı. Rakipler ana
sayfalarından mesaj yolladı: Adamı böyle TOP ederler işte.
Konuştuğunda
artık rakiplere ve hırsızlara değil, kendinden olan, yol gösterenlere çattı.
Boyunu aşan
borçları yapanlardan şikayet ederken gelecek 10-15 yılı da tahvil ederek borç
rekorunu kırdı. Olsun ama Cardozo alınmıştı. Galip de gelemiyorduk ama ne gam!
Geleceğe yatırım Waris vardı ya elimizde.
Biz biz
olmaktan çıkmıştık, başka ve adı tam konamayan bir şey olmuştuk artık.
Yönetenler
10 bilemedin 15 kişi. Kötü de olur, yanlış da. İyi de camia milyonlar. Ya
onlara ne demeli. Her seferinde “kral öldü, yaşasın yeni kral” demek de nedir
yani?
Ersun Yanal
Trabzonspor’un başına geçmiş gene. Tapelerde varmış, “biterim” diye
hayıflanmış. Eee? Siz şükredin Konya Aykut Kocaman ile anlaşmış. Boşta olsaydı
eminim ki yeni hoca oydu.
Transferler
iyi, hocalar iyi, tesisler iyi… Eyvallah.
Bunlar leğen
kemiği, tarak kemiği, omuz kemiği, vs. Ama bu kemik yığınının iki ayak üstünde
durabilmesi için bir de OMURGA lazım OMURGA!
İşte el
birliği ile onun içine ettiniz!
Trabzonspor’un
dünü, bugünü gözlerden film şeridi gibi akarken, düştüğümüz duruma bakar ve
tepkisizliğe efkarlanıp dertlenirken, camianın pes etmiş halini görüp hala
herkesin mevcut duruma küfredeceğine şükrettiğini anlayınca Gökhan Uzunali’nin
İlknur Yakuboğlu’nun sözlerine söylediği şarkı dolandı dilime:
Dağa çıktım yoruldum, taş üstünde oturdum
Gözlerimde iki bulut yüreğimi doldurdum
Ayırdım sevdaluğun payini paydasıni
Ha bu kemençe kadar görmedim faydasıni
Nafile hep nafile yanarım bile bile
Niye böyle zıtlanduk yârim seninle bile
Ayırdım sevdaluğun payini paydasıni
Ha bu kemençe kadar görmedim faydasıni
Ay doğar karanlığa yayılır ortalığa
Ben kemençe çalarım böyle söz sevdalığa
Ayırdım sevdaluğun payini paydasıni
Ha bu kemençe kadar görmedim faydasıni
Tunga LİMAN