Atilla Dilaver BMN Radyo'daydı ...
05.04.2013 BMN Radyo'da dün akşam avukat Atilla Dilaver ile şike sürecine dair çok özel bir program yapıldı.
Programda Gökhan Koç ve Metin Mollasalihoğlu'nun konuğu olan Atilla Dilaver şike sürecine dair bu
güne dek bilinmeyen ve merak edilen ne varsa samimiyetle açıkladı, soruları yanıtladı.
UEFA'dan bir karar çıkmadan CAS'a gidersek bunun hiçbir işe yaramayacağını belirten Dilaver, UEFA Disiplin Komitesi kararından aleyhimize bir karar çıkarsa UEFA Temyiz Tahkim Kurulu'na, buradan da olumsuz bir karar çıkarsa FIFA'ya gidebiliriz'' dedi. Son olarak FIFA'nın da olumsuz bir kararından sonra CAS'a gidilebileceğini belirtti.
Bu davada hakemlerin üstünün örtüldüğü ve Göksel Gümüşdağ & Emre Belözoğlu ikilisine neden hiç dokunulmadığı sorusuna ise Atilla Dilaver şöyle yanıt verdi: ''Trabzon'da yapılan şike panelinde Nusret Yılmaz ile aramızda geçen, planlamadığımız ilginç bir konuşma oldu. Şike soruşturmasının kilit bir yanı var Savcı değişimi. Zekeriye Öz gidiyor Mehmet Berk geliyor yerine. Mehmet Berk geldikten sonra Trabzonspor soruşturmaya dahil ediliyor. Ve Mehmet Berk Trabzonspor'u ‘Fenerbahçe bu kadar şey yapmış, acaba Trabzonspor da yapmış olabilir mi’ diyerek hukuk dışı bir kanaatle işin içine sokuyor. Nusret Yılmaz panelde olayı çok güzel açıkladı, Trabzonspor'un soruşturmaya dahil edilmesi hukuki değil, şüphe üzerine oldu dedi. Savcı değişimi çok
önemli, soruşturmada çok şeyi değiştirdi.
Hakemlerin bu işin içinde olmadığını söylemek için aşırı iyimser olması lazım.Hakemlerde ‘Telefonlarımız dinlenir’ algısı vardır, bu yüzden telefonda bu tür şeyleri çok konuşmazlar. Yapılan teknik takipte bir açık yakalamak mümkün değildir. Hakemlerin bu işten kasıtlı olarak kenarda tutulduğunu düşünüyorum. Bu kadar kirli işin olduğu yerde hakemlerin temiz
olduğunu iddia etmek doğru olmaz.”
Atilla Dilaver Göksel Gümüşdağ’ın beraatine ise itiraz ettiklerini ilk defa açıkladı ve konuyla
ilgili, ''Nusret Yılmaz ve benim bildiğim bir sırdı bu, 5 Şubat'a kadar açıklamamıştık. Trabzonspor
Göksel Gümüşdağ'ın beraatine itiraz etti, temyize gidip kararın bozulmasını istedik. Biz vicdanen
ve hukuki deliller ışığında Göksel Gümüşdağ'ın bu işin içinde olduğuna inanıyoruz. İlginç bir şey
söyleyeyim size, Göksel Gümüşdağ Karabük'ten Fenerbahçe'ye giden Emenike'nin transferinin her
aşamasında yer alıyor. Eğer Aziz Yıldırım'ın bir suç örgütü varsa Göksel Gümüşdağ bu örgütün bir
üyesidir...'' ifadelerini kullandı.
''Yargıtay kararı bozacak mı?'' sorusuna ''Trabzonspor da yargıtayın kararı bozmasını istiyor,
zira Göksel Gümüşdağ’ın yargılanmasını istiyor, bunun için müracaat etti.'' diyerek bu güne dek
bilinmeyen bir bilgiyi daha paylaştı.
Çağlayan Adliyesi'ndeki duruşmalarda Trabzonspor'un yalnız bırakıldığını söyleyen Atilla Dilaver, ''Bu
süreçte benim en ağırıma giden şey iki tane kabadayı tipli insanı tehdit amaçlı, göz korkutma amaçlı
yanıma oturtmaları oldu. Evimin kapısına gelip beni tehdit ettiler, para teklif ettiler, hakkımda suç
duyurusu yaptılar ama hiçbiri Trabzonspor Basketbol kulübü başkanı Mehmet Alp'in telefonda beni
tehdit etmesi ve küfürler savurması kadar etkilemedi'' dedi.
Daha birçok konuda samimi açıklamalarda bulunan Atilla Dilaver’in konuk olduğu yayının tamamını
aşağıdaki linkten dinleyebilirsiniz.
Etiketler: