Birçok kez ucuna kadar gelmiş olsak bile bir şekilde sırtımızdan hançerlenip o sevinci doya doya yaşayamadık. En sonuncusu 2010-2011 sezonu, yine binbir türlü yalan ve entrikanın döndüğü ama sonunda ortaya çıkan şike pisliği ile çalınan şampiyonluğumuz oldu. Biz o sene şampiyon olduk ve o senenin şampiyonu kesinlikle biziz. Şundan eminim adalet er ya da geç sağlanacaktır.
Trabzonspor'u tutan insanların hepsi Trabzonlu değildir. Trabzonspor sevgisi bu yüzden evrensel bir   boyuta ulaşmıştır. Trabzonspor'u sadece Trabzonlu ve Karadenizli insanlar değil, ülkenin her kesiminden insanlar destekliyor. Çünkü Trabzonspor'u bir kahraman olarak görüyor, sahipleniyor ve benimsiyor. Futbolda sözü edilen devrimi tam '7' defa tertemiz bir şekilde yerine getirdi.
Şampiyonluklar kadar şampiyonluk mücadeleleri ve anıları da önemlidir. Yazının girişinde değindiğim gibi şampiyonluk görmeden büyüyen nesillerden biriydim. Hep şampiyonluk hikayeleri, şampiyonluk masalları dinledim. Çok hoşuma gidiyordu. Benim Trabzonspor'a olan bağlılığımı ilerleyen dönemde bölünmeyecek bir bütün haline getiriyordu. Belki hikayelerde anlatılan Trabzonspor'u hiç izlemeyecektik ama o Trabzonspor'u daha çok sevdik. Kaleci eldiveni yıpranmasın diye idmanlara madenci eldivenleriyle çıkan Şenol Güneş'i, takımın deplasman için parasının çıkışmadığı bir dönemde eşinin altınlarını bozduran Dozer Cemil'i, formalarını kendi elleriyle yıkayan dönemin efsanelerini dinleyerek büyüdük.
Biz büyüdükçe futbol endüstrisi gelişti. Endüstriyel futbol hegemonyası futbolu, sokaklarda futbolculuk hayalini kuran çocuklardan ziyade mahallenin havalı çocuklarının eğlencesi haline getirdi. İşte oradaki fakir çocuk olarak görünen hep Trabzonspor oldu. Güzel futbol, ülke futbolu gibi yalanlara sığınarak dışladıkları büyük takım yine Trabzonspor'du. Ama Trabzonspor büyüktü ve çamur atmakla karalanmıyordu.
Geçmişte bıraktıklarımız aslında geleceğimize ayna olan ve ışık tutan eserlerle doludur. Trabzonspor bu dizinde birçok çocuğun hayal kahramanıdır. Trabzonspor bu alanda emsallerinin vermiş olduğu mücadeleden daha fazlasını vermiştir. Büyüklüğünü buradan kazanır.
"Süper Baba" dizisiyle büyüyen bir nesiliz. Belki şimdi ki nesil hatırlamaz. Yeni Türkü'nin "Bana bir masal anlat baba" şarkısı da bu diziyle efsane olmuştur. Dinledikçe kendinizden bir şeyler bulursunuz. Yazıma ilham veren de bu oldu. Çünkü eminim Trabzonspor şampiyonluğu gören herkes, çocuğuna veya gelecekte doğacak çocuğuna bunu anlatmak için sabırsızlıkla bekliyor.
***
Bana bir şampiyonluk anlat baba,
İçinde Cemil'in golleri,
Şenol'un kurtarışları olsun..
Anlatırken tut elimi,
Avni Aker'e gitmek istemesem bile,
Bırakıp vazgeçirme beni.
Bana bir şampiyonluk anlat baba,
İçinde güzel goller,
Baskılı oyunlar olsun..
Baba, bir masal anlat bana,
Avni Aker tıklım tıklım,
Şampiyonluk şarkıları söylenir olsun.
Bana bir masal anlat baba,
İçinde Şenol Güneş, Dozer Cemil, Dobi Hasan,
İçinde Trabzonspor olsun.. 
İlhan Özmen
iozmen@bordomavi.net