Parmak Çocuklar
23.02.2019 Doğan Şahin yazdı...
Trabzonspor yıllarca özveriyle oynayacak mücadeleci ve yetenekli futbolcular aradı, onlarca oyuncu geldi gitti, dünya kadar paralar gerek menajerlerine, gerekse de oyuncuların kendilerine harcandı ancak mali sıkıntılardan da kaynaklansa geçmişte olduğu gibi beklenen oyuncuların bünyeden çıkması belki de yine Trabzonspor’un geleceğini kurtardı...
Trabzonspor yönetiminin de desteğiyle Ünal hoca önderliğinde Trabzonspor’un yakaladığı genç jenerasyon geleceğe damga vurma yolunda büyük yol katetti. Yaşanan sakatlıklar ve mali sıkıntılar “Her şerde bir hayır vardır!” sözünü hatırlatırcasına Trabzonspor’a her yeni maçta yeni oyuncular hediye etti.
Tabii kıymet bilene!
Konu genç ve özverili oyuncu kadrosu olunca sahada ellerinden geldiğince mücadele eden ve engellenmediği sürece bunun karşılığını almaya başlayan bir takım var artık sahada. Bu oyuncu kadrosunun bireysel özel çalışmalar yaparak kendini geliştirmesi dışında belki de tek eksiği kırılgan olması.
Bu kırılganlıkta insan faktörünü gözden kaçırıyoruz. Galip gelinen maç sonrası göklere çıkardığımız oyuncuları, mağlup olunan bir maçtan sonra acımasızca yerin dinine sokabiliyoruz. Özellikle sosyal medyada bu “klavye hızında” gerçekleşmekte!
Hatalar elbette olacaktır!..
Halbuki biraz sakin kalıp, oyuncuların da birer insan evladı olduğundan hareketle yapacağımız eleştirilerde frene bassak takımın kazanılacak özgüvenle daha da çabuk beklenen seviyeye geleceğini çok daha çabuk görebiliriz.
Geçen haftadan bu yana Rodallega için sosyal yapılan eleştirilerin eleştiri sınırını aştığının farkında olamayan genç bir sosyal medya jenerasyonuna sahibiz. Sadece Rodallega mı? Bugün o, daha önce Yusuf, öbür gün Abdülkadir... Buradaki gençlikten kasıt bir klavye uzaklığında normal hayatta erişemeyeceği insanlarla yüz göz olabilme veya kendini takipçilerine gösterebilme fırsatını elde etmiş 7’den 70’e tüm sosyal medya görmemişleridir!
Trabzonspor özelinde bakıldığında bir oyuncuyu eleştirirken bu eleştirinin takımıma ne faydası/zararı var denklemini çözemeyen bir zahmet kendisine başka bir meşgale bulsun ki en azından eldeki kazanımlardan olmayalım!..
Göztepe maçına değinecek olursak deplasmanda elde edilen üç puandan öte sahada verilen mücadele ve efendiliğin karşılığı alınmış alkışların çok daha önemli olduğu ve bunların şampiyonluğun birer birer itinayla dizilen taşları olduğu ileride görünecektir. Başta Abdülkadir Parmak ve Yusuf olmak üzere galibiyette ve bu duruşun sergilenmesinde emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler...
Şampiyonluk hikayesi!
Başkanından çalışanlarına, teknik direktöründen oyuncusuna bir hikaye yazılıyor. Bunun adı şampiyonluk hikayesi. Ancak bu hikayenin asıl baş rol oyuncuları sizlersiniz. Mutlu sonla bitmesi sizlerin elinde. Bu mutlu son kısa vadede Türkiye Kupası, uzun vadede ise Şampiyonluklar olabilir. Oyunculardan beklediğiniz özverinin onda birini göstererek takıma destek olmak elinizde. Destek sadece maddiyatla da olmaz! Lüzumsuz eleştirileri bile ertelemeniz belki de hiç ummadığınız başarılara kestirmeden ulaşacağınız patikalar açacaktır! Belki de gün gelecek parmak çocuklar parmakla gösterilecek şampiyonluklara imza atacaklardır!..
Doğan Şahin
Etiketler: SüperLig,Göztepe,Trabzonspor